DOSTLAR,
Eleştiremediğiniz masum gördüğünüz, her şeyi doğru söylüyor zannettiğiniz, önünde eğilip secde ettiklerimiz, haram ve helallerinizi belirleyenler, ister ölmüş ister yaşıyor olsun, onlar, rabbimiz konumuna gelmiş putlarımızdır!!
Bunlar kimler denilirse; kişilerin kutsiyet biçtiği her kimse, ya da her ne ise onlardır. Kişinin şeyhi, üstadı, büyük alim dediği kişisi, mezhep imamı, hacısı, hocası, parası malı mülkü, çocuğu, eşi siyasi lideri vb. Kişilerdir. Hayatımızı bunların etkisi ve çizdikleri yönde belirliyorsak dinin bize bakışı "MÜŞRİKLİK" tir!
Eleştirilmeyecek insanlar yalnız Allah resulleridir. Tüm insanların hata ve yanlış yapma kapasitesi vardır. Mutlaka bunu yaparlar, yapmışlardır da! Söz ve davranışların hata olup olmadığının da tespiti, kişiye göre değişiyor. Kişi hurafe batağında yetişmişse, Kuran merkezli yorumlar onları rahatsız eder. Çünkü onların doğrularını kuran dışı kaynaklar oluşturur. Kurana hem iman ederler! Hem yetersiz ve anlaşılmaz bulurlar! Anlamaya kalkınca sapıtacaklarından korkarlar!
Kurandaki Dinden bahsedenlerin bir çoğu da aynı konuda farklı şeyler söyleyebilirler! Kuran adına kendi hayat tarzını dini yorum olarak sunabilirler! Kuran daki hükümleri yok sayabilirler! Kuran' dan anladığını düşündüğü kişiyi Rab edinebilirler!
Sözün kısası birilerini eleştirende eleştirilende yüzde yüz doğru olmayabilir. Her kişi zihninde oluşan fikir havuzundaki bilgiler ışığında doğru ve yanlışı konuşur. Ulaşıla bilinen kaynak yada alim sözleri bu havuzu oluşturur. Dolayısı ile kanaatler başkalarını tekfir etmek için yeterli arguman değillerdir. Bazen doğru bir şeyi de eleştirdiğimiz olur. O bize göre yanlıştır! Kimse kendine yada fikir babalarına yüzde yüz güvenmesin! Aksi halde insanı Rab'leştirmiş olurlar. Resullerin eleştirilmemesinin sebebi de onların sözleri vahiy odaklı olduğundandır. Nebi sıfatları ile günlük hayatta elbette onlarda hata yapabilirler. Onlarda insandır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder